Yenilenebilir Enerji Sektöründe Suriyeliler ve Ev Sahibi Topluluk Üyeleri için İstihdam Edilebilirliğin Artırılması
Proje ne hakkında?
Bu Proje, Suriyeliler ve ev sahibi topluluk üyeleri için, güneş enerjisi ve rüzgar enerjisi de dahil olmak üzere Konya, Bursa, Tekirdağ ve Kocaeli arasından seçilecek iki ilin yenilenebilir enerji sektöründe mesleki eğitim ve beceri sertifikaları verilmesine odaklanmaktadır. Proje, bu sektörde verilecek mesleki eğitimler ve beceri sertifikaları yoluyla istihdam edilebilirliklerini artırarak tahminen geçici koruma altındaki 500 Suriyeliye ve ev sahibi topluluk üyesine yarar sağlayacaktır. Mesleki eğitim ve sertifikaların, yararlanıcıların istihdam edilebilirliğini ve yenilenebilir enerji sektöründeki iş imkanlarına erişimlerini artırması beklenmektedir.
Kore Hükümeti tarafından finanse edilen bir milyon dolar bütçeli proje, Millî Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü tarafından UNDP ile iş birliği içinde yürütülmektedir.
Proje iki çıktıdan oluşmaktadır:
- Yenilenebilir enerji sektöründe (özellikle güneş ve rüzgar enerjisi) tahminen 500 Suriyeli ve ev sahibi topluluk üyesi için (kadın ve erkek) mesleki eğitim ve beceri sertifikası verilmesi yoluyla istihdam edilebilirliğin artırılması.
- Mevcut eğitim/mesleki eğitim merkezleri/mesleki ve teknik liselere yönelik fizibilite raporunun hazırlanması. Fizibilite raporu, eğitim/mesleki eğitim merkezleri/mesleki ve teknik liselerin olası konum, kapasite, iş yaratma potansiyeli, gereken ekipman, bütçe ve sürdürülebilirlik gibi alanlardaki özel taleplerini ve yenilenebilir enerjiye yönelik mesleki eğitim ihtiyacına ilişkin seçili kentlerdeki özel sektör taleplerini araştıracaktır.
Mevcut durum neydi?
Mart 2020 itibarıyla Türkiye, 3,5 milyon geçici koruma altındaki Suriyeliye ev sahipliği yapmaktadır.[1] Türkiye, dünyada en yüksek sayıda mülteciye ev sahipliği yapan ülke konumundadır ve krize yanıt konusunda güçlü ulusal sahiplenme göstermeye devam etmektedir. Türkiye Hükümeti, Geçici Koruma Yönetmeliği yoluyla hak temelli yasal çerçeve sunmakta ve bu çerçeve Suriyeliler için eğitim, sağlık, istihdam ve sosyal güvenliğe erişim sağlamaktadır.
Halihazırda, kayıtlı 3,5 milyon Suriyelinin %96'sından fazlası ev sahibi topluluk içinde yaşamaktadır[2]. Suriyelilerin %45'i Güneydoğu bölgesindeki 4 ilde yoğunlaşmaktadır. Suriyelilerin belirli alanlarda yoğunlaşması, hizmetlere erişimde ve aynı zamanda da iş ve geçim imkanlarına erişimde rekabetin artmasına neden olmuş, bu da sosyal uyumu etkilemiştir.
Yenilenebilir enerji, Türkiye ekonomisinde, özellikle yenilenebilir enerji yatırımlarının kurulum, işletme ve bakım aşamalarında mevcut istihdam olanakları yoluyla, ülkenin yerel ve sürdürülebilir ekonomik büyüme yolunu desteklemek için yüksek potansiyele sahip en hızlı gelişen ve gelecek vaat eden sektörlerden biridir. Son zamanlarda ülke çapında yükselen pilot projelerde, yenilenebilir enerji sektörü gerçekten de yerel iş gücü, teknoloji ve yenilikten faydalanarak yerel ekonomik uyaranı tetikleyebilir ve savunmasız topluluklar başta olmak üzere herkes için iyi iş fırsatları ve sürdürülebilir gelir sunabilir. Ayrıca yenilenebilir enerji kaynakları yerel doğal, coğrafi ve ekonomik koşullara tamamen bağımlı olduğundan bu tür yatırımların ömrü boyunca yerel sahiplik ve sürdürülebilirlik için bir fırsat sunmaktadır.
Misyonumuz nedir?
Proje Konya, Bursa, Tekirdağ ve Kocaeli illeri arasından seçilecek iki ilde yenilenebilir enerji sektörünü desteklemeyi hedeflemektedir. Bu kapsamda, sürdürülebilir kalkınma gündeminin temel ilkelerine dayanan yerel ekonomik büyümenin tetiklenmesi ve Suriyeli ve ev sahibi topluluk üyelerini, özellikle kadınları ve gençleri iş gücüne dahil edecek ortamı yaratmak üzere, ortak ekonomik ve çevresel çıkarlar üzerinde bir araya getirerek ve sosyal uyumu geliştirerek yerel düzeyde sürdürülebilir ve iyi geçim fırsatları sunması beklenmektedir.
Nasıl çalışıyoruz?
Proje kapsamında, özel ve kamu sektörlerinin, STK’ların, sivil toplum örgütlerinin, ticaret ve sanayi odalarının ve yenilenebilir enerji sektöründeki akademinin de dahil olduğu bir ağ kurulması hedeflenmektedir. İlgili tüm aktörlerin yer aldığı bu eko-sistem hem Suriyeliler hem de ev sahibi topluluk üyeleri için yeni ekonomik kazançların oluşturulması da dahil olmak üzere sektörün ihtiyaç ve taleplerini belirleyecektir. Proje kapsamındaki mesleki eğitimler öncelikle sektördeki vasıfsız iş gücünün eğitimine odaklanacaktır(örneğin, bazı mesleki veya lise eğitiminden faydalananlar dahil). Eğitimler seçilen illerde yenilenebilir enerji kullanan santrallerde ekipman ve sistemlerin imalatını, kurulumunu ve bakımını kapsayacaktır.
Türkiye projeden nasıl faydalanacak?
Yenilenebilir enerji sektörü, proje kapsamında verilen modelde yerel ve sürdürülebilir ekonomik büyüme, yeşil altyapı yatırımları, düşük vasıflı iş gücünden eğitimli iş gücüne geçiş, kapsayıcılık ve enerji sektörüne erişilebilirlik, yerel aktörlerin kapasitelerinin güçlendirilmesi, toplum gelişimi, uyum ve entegrasyon gibi önemli konulara bir cevap olabilir. Dolayısıyla proje, herkes için refahın yolunu açabilir.
Proje, son yıllarda Türkiye’de hızla gelişmekte olan bir alanda mesleki eğitimler sunulması yoluyla hem Suriyeliler hem de ev sahibi topluluk üyeleri için, özellikle de “yüksek kapasiteli” SUY Programı yararlanıcıları için iş imkanlarının kolaylaştırılması yoluyla mülteciler ve ev sahibi topluluk üyelerinin entegrasyonunu destekleyecektir. Dolayısıyla, proje nihayetinde SUY Programı yararlanıcılarının kendine yeterliliğine katkı sağlayacak, mevcut nakit yardımına olan bağlılığı azaltacak ve sosyal entegrasyonu destekleyecektir.
[1] Göç İdaresi Genel Müdürlüğü, Türkiye resmi verileri, Mart 2020.
[2] Çoğunlukla Güneydoğu'da, özellikle Gaziantep, Kilis, Şanlıurfa ve Hatay.