Toplumsal cinsiyet eşitliği, bir insan hakkı ve kalkınma gündeminin en önemli ve yatay unsurlarından biri olarak, UNDP Türkiye’nin Suriye Krizine Yanıt ve Dayanıklılık Portföyü kapsamındaki tüm projelerde ve faaliyetlerde içselleştirilmiştir ve savunuculuğu yapılmaktadır. Kalkınma uzmanları olarak, kadın ve erkeklerin hakları, kaynaklara erişim ve bu kaynaklar üzerindeki kontrolleri, hane içinde ve kamusal yaşamda işbölümü, karar alma mekanizmalarına katılımlarında hala zorlukların ve eşitsizliklerin varlığının bilincindeyiz.
Çalışma yaşamında kadın ve erkek eşitliği demek, istihdamda eşit fırsat ve eşit yaklaşım, eşit değerde işe eşit ücret, kadınların önündeki engellerin kaldırılması, sağlıklı ve güvenli çalışma ortamına eşit erişim, kariyerde terfi ve ilerlemeye eşit erişim, toplumsal cinsiyete dayalı ayrımcılığın ortadan kaldırılması, cinsel taciz ve istismara sıfır tolerans, iş ve aile sorumluluklarını dengeleyecek gerekli düzenlemelerin yapılması yoluyla, kadınlar ve erkekler için büyük ölçüde eşit sonuçlara ulaşılması anlamına geliyor.
UNDP Türkiye’nin “Suriye Krizine Yanıt Olarak Türkiye’de Dayanıklılık Projesi (TDP) – İş Yaratımı Bileşeni” toplumsal cinsiyet eşitliğinin desteklenmesi taahhüttü ile “Şirket ve Kurumların Toplumsal Cinsiyete Duyarlı Dönüşümü” programını yürütüyor. Program, UNDP tarafından sağlanan eğitimler, kılavuzlar, toplumsal cinsiyete duyarlı davranış kuralları, yüzyüze toplantılar ve faaliyetlerin düzenli biçimde izlenmesi yoluyla, gönüllü şirketlerin toplumsal cinsiyete duyarlı dönüşümünü hedefliyor. Program kapsamında, İzmir, Adana, Mersin ve Gaziantep’te 39 kişinin katılımıyla şirket ve kurumlara yarım günlük eğitim verildi ve sekiz şirket uzmanlar tarafından ziyaret edilerek şirketlerin toplumsal cinsiyet eşitliği kapasiteleri değerlendirildi. Her şirket için, kilit personeli ve yönetimiyle işbirliği halinde, toplumsal cinsiyete duyarlı davranış kuralları hazırlandı ve İşyerinde Toplumsal Cinsiyete Duyarlı Dönüşüm Kılavuzu yayımlandı. Sekiz şirketin beşi, davranış kurallarını uygulamak ve eğitimler, savunuculuk, görünürlük materyalleri danışma toplantıları ve kendilerinin belirlediği aktiviteler yoluyla dönüşüm sürecine devam etmeye karar verdiler.
Son dönemde proje, Anne ve Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV) ile bir işbirliği başlattı. AÇEV’in “Eşitliğe Değer” girişimi tarafından, 11 Eylül tarihinde beş gönüllü şirketten ve ortak kurumlardan katılımcılar ile UNDP personelinin yer aldığı 36 kişi ile işyerinde toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda farkındalık yaratmak amacıyla Başlangıç Webinarı düzenlendi;
Webinar, toplam üç saat süren dört bölümden oluşuyordu. Ana temalar “eşitlik nedir, toplumsal cinsiyet eşitliği nedir, çalışma yaşamında toplumsal cinsiyet eşitliği ve işyerlerimizde toplumsal cinsiyet eşitliğini nasıl sağlarız” idi.
Birinci oturumda, eşit fırsatlar, fiili eşitlik ve ayrımcılık kavramları tartışıldı. Toplumsal cinsiyet eşitliği oturumunda, atanmış cinsiyet, toplumsal cinsiyet, toplumsal cinsiyet rollerinin değişkenliği, toplumsal cinsiyet rollerinin nasıl öğrenildiği konuları ele alındı. Çalışma yaşamında ayrımcılık, toplumsal cinsiyete dayalı mesleki ayrışma, kadının görünmeyen emeği, çifte yük, cam tavan, cam asansör, yapışkan zemin ve sızdıran boru, labirent ve cinsiyetçilik gibi kavramlar ve sorunlar, Çalışma Yaşamında Toplumsal Cinsiyet Eşitliği oturumunda tartışıldı.
Dördüncü oturum, toplumsal cinsiyet eşitliğini dikkate alan politikalar ve yaklaşımlara göre işyerinin düzenlenmesine ayrıldı. İşyerinde toplumsal cinsiyet rollerine ilişkin zihniyetin değişmesi, eşit değerde işe eşit ücret, toplumsal cinsiyete duyarlı iş ilanları ve işbölümü, toplumsal cinsiyet dengesinin dikkate alınması, başta çalışma ahlakı ve davranış kuralları olmak üzere tüm prosedürlerde eşitlik, tüm çalışanlara eşitlik konusundaki dönüşüm hakkında düzenli bilgi verilmesi, cinsel taciz ve istismara sıfır tolerans için sorumlu birimler kurulması, liderlik ve yetkinlik eğitimleri verilmesi, kadınlar ve erkekler için iş ve aile sorumluluklarına yönelik gerekli düzenlemelerin yapılması, kadınların tüm karar alma mekanizmalarına dahil edilmesi, tüm iç-dış yazışmalar ve konuşmalarda toplumsal cinsiyete duyarlı dil kullanılması, toplumsal cinsiyete duyarlı bütçe hazırlanması, toplumsal cinsiyete duyarlı iletişim materyali kullanılması konuları ele alındı
Ekim ayında, “Eşitlik için Harekete Geçiyorum (Taking Action for Equality)” adlı, altı oturumdan oluşan bir eğitim programı düzenlenecek. Bu eğitim, işyerinde sorumluluk üstlenebilecek ve eyleme geçebilecek insanların toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda savunuculuk yapmaları ve çalıştıkları kurumların toplumsal cinsiyet eşitliği açısından dönüşümüne katkı vermeleri için yetkinlik kazanmalarına destek olmayı hedefliyor.
Bizi izlemeye devam edin.